13 Şubat 2011 Pazar

yatarda uyur,

kökünde biriktirir de

pusturur isyanlarını

bastırdıkça

inleyen bedeninde

kinlenen göğsünde

bağıra çağıra gezen mahpusluklarla

sözüne yalanlar dolan

kahpeliklerde dalgalanıyorsa ruhu

değişmemişliği gibi durur.

orta yerlerde

umudunu sömürtmemiş

ama

yok olan duygularına

karanlık saplantılar yerleşmiş

parmakları çıldırırcasına

çalışan ellerinde

ateş topu yoğurur.

çocuksu duygular durgunluğudur

zaman

çoğu anında

bir yok oluşu anlatırmışcasına

damarlarında gezinen iğnelerin

bata çıka akışan

acıları

kalbinde tutuştururda

yalnızlık kuşatmalarının

ortasında kalır.

boşluklar kadar hazin konuşkan

dırdırcı bir

karanlığa direnir.

sınanmamış bir toy fikirdir

titrek sesinde canlanan

yangınlara dönüşen,

merhabasız

emekleyen vicdanıdır.

her an'da ki sömürüden

bitkin direncin

karşı duruşunda

içinde biryerde

koparıp yırtan

bir cani gezinir

göğsünün orta yerinde.




27/03/1993

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder